Yazıma öncelikle bu turu yapmayı düşünenleri kıskandığımı belirterek başlamak istiyorum! O kadar muhteşem bir tur sizi bekliyor ki sanırsam bu muhteşemliklere doyamayacak; hatta tekrardan gitmek isteyeceksiniz. Masmavi bir deniz, içinde kaybolacağınız tarihi güzellikler ve yakanızı hiç bırakmayacak huzur… Bir tatil size daha başka ne verebilir ki?
Peki bu tura çıkmadan önce dikkat etmeniz gereken noktaları biliyor musunuz? Bilmiyorsanız sıkıntınız olmasın. Bu sene Ege ve Akdeniz’i kısmen deneyimlemiş biri olarak size yardımcı olacağını umduğum önerilerimi sunacağım;
- Kesinlikle araba ile gidin!
Evet, araba masraflıdır! Fakat; bu turunda tadı doya doya gezmeden çıkmaz. Yeri geldiğinde koy koy yeri geldiğinde ilçe ilçe gezeceksiniz. Bu noktada da otostop, toplu taşıma falan gerçekten uğraştırıcı. İnanın İzmir’in sınırlarında yer almasına (her ne kadar Kuşadası’na daha yakın olsa da) Efes’e İzmir merkezden arabasız gitmek o kadar zor ki…
- Kamp kurmak için gerekli malzemeler yanınızda olsun!
Muhteşem bir doğa ile baş başa olacağınız bir turda yapmanız gereken en önemli şeylerden biri; kamp kurmaktır bence. Düşünsenize sabah çadırınızı araladığınızda masmavi bir deniz ve yemyeşil bir doğaya ”Günaydın!” diyeceksiniz. Hatta bir önceki önerimde araba demiştim ya onu karavana da döndürebilir ve karavanda da kalabilirsiniz.
- Mantıklı planlar oluşturun!
Sürenize göre doğru rota oluşturmak size zaman kazandıracaktır. Benim gbibi bir gidişte 850 yer göreyim çabasına girerseniz gerçekten tükenirsiniz. Süreyi uzatın ve gittiğiniz yerin tadını çıkarın. Çünkü Ege ve Akdeniz turu bunu hak ediyor.
- Özellikle Ege’de bulunan yerel lezzetleri kaçırmayın!
Eğer rotayı Adana, Hatay’a kadar uzatacaksanız bu listeye Akdeniz’i de dahil ederim; fakat rota Antalya’da son bulacaksa Ege mutfağına hücum derim. Hiç beklemediğiniz kadar lezzetli mutfakları var ve bildiğiniz yemekleri bile bazen farklı bir şekilde pişirip size sunabiliyorlar. En azından İzmir’de durum böyleydi. Ayrıca Ege’de de Akdeniz’de de köy kahvaltısı yapmadan dönmeyin!
- Farklı rotalara gitmeyi de deneyin!
Sadece ”Şurada şu güzeldir.” denilen yerlere gitmeyin. Hatta arada kaybolun. Bilmediğiniz yollara girin. Her ne kadar öncelik turistik yerler olsa da bu turda bilinmezi arayın. Yeni yerler keşfedin ve keşfettiğiniz güzelliklerin tadını çıkarın.
- Güneş kremi, sinek savar ve bepanten gibi temel ihtiyaçlar yanınızda olsun!
Gittiğiniz rota sıcak bir rota olduğu için üzerinizdeki tişört ile yanabilmeniz muhtemel. O yüzden güneşe çıkmadan önce güneş koruyucunuzu sürün. Aynı şekilde, diyelim ki süremediniz ve güneş sizi bir güzel bronzlaştırdı. Bu noktada da milli kurtarıcı bepanten yanınızda olsun. Ayrıca, sıcak tatil yerlerinde malumunuz sinekler eksik olmaz. Sinek savar gibi koruyucu önlemler alırsanız da bacağınızda veya kolunuzda kırmızı şişliklerle dolaşmazsınız.
- Hanımlar çantaları küçültün!
Seyahat eden kadınların en büyük sorunu çantaları bence ( ya da durum benim için öyle). O kocaman, içine dünyaları bile sığdırabildiğimiz çantalar bizim için inanılmaz bir yük ve onları taşımak yeri geliyor ciddi bir işkenceye dönüşebiliyor.
Bende öneriler böyle 🙂 Sizin de eklemek istedikleriniz varsa iletin lütfen 🙂 Sevgilerimle…
